Güzelliğin Portresi ve Cinnet Filmleri Yorum

Netflix’te bulunan iki yeni Türk korku filminden bahsedeceğim. Bu sefer çok spoiler vermeyeceğim ancak yine spoiler konusunda uyarıda bulunmak isterim.

Güzelliğin Portresi için sonunda cinli olmayan bir korku filmi denilmiş. Aynı şey Cinnet filmi için de geçerli.

Güzelliğin Portresi

Güzelliğin Portresinin başlığının korku filmine benzemediği konusunda hemen hemen herkes eleştiride bulunmuş. Ben de buna katılıyorum. Bir kere başlıkta güzellik var.
Güzelliğin Portresi filmi orijinal değil. Bir Kore filminden uyarlama. Bu, çoğu izleyici için hayal kırıklığı. Bizden hikaye ya da senaryo mu çıkmıyor? Bence gayet çıkıyor ama sanırım yatırım yapanlar biz de orijinal fikir üretenlere yatırım yapıp risk alacağına denenmiş ve tutmuş konular ya da yapımlar arasında dönüp dolaşıyorlar. Bu da bizden bir  şey çıkmıyor fikrinin ortaya çıkmasına sebep oluyor. Yanlış da değil.
Güzelliğin Portresi’nin geçtiği evi Parazit filmindeki eve benzeten olmuş. Ben benzetemedim. Parazit filmindeki ev modern ve lükstü. Güzelliğin Portresinde’ki ev korku filminden beklenecek kadar eski ve kasvetliydi. Hatta ben koridorları Amerikan korku filmlerindeki evlerin koridorlarına benzettim.
Atiye’deki gibi bir sanatçı teması var. Zaten ülkede sanatın durumu rönesans öncesi durum benzeri olduğu için bu temadan yabancı uyarlaması olduğu anlaşılıyor. Ayrıca söz konusu portrenin fotoğraftan kanvas baskı olduğu belli. İnsan photoshopta biraz oynar, yağlı boyaya benzetmeye çalışır.
Katil filmde ortaya çıkar çıkmaz onun katil olduğunu ve bir şeyler çevirdiğini anladım. Doğru çıktı. Bu da beni hayal kırıklığına uğrattı.
Filmde önce sanki ruh, cin var gibi sonra psikolojik gibi oluyor sonunda cinayet filmi çıkıyor. Benim gibi çoğu senaryoyu tahmin edebilme özelliğiniz yoksa belki beğenirsiniz. Filmde evin koridorunda sek sek oynayan kızdan, uzakta belirip belediye otobüsü geçtikten sonra kaybolan hayalet ve karnına defalarca bıçak darbesi almasına rağmen bölüm sonu canavarlarını yenip sonra bir sürü yol kat edip bir sürü iş yapan baş karaktere kadar pek çok klişe vardı.
Senarist film sonunda güya seyirciye sürpriz yapmış ve kadının kocasını katilin işbirlikçisi çıkarmış. Ama bana pek çok yönden saçma geldi. Birincisi adam kadınla yıllar önce intikam almak için evlenmiş. Polisin arayıp bulduğuna göre kimliğini de değiştirmemiş. Sen hiç dikkat etmedin mi adamın adına soyadına yıllar önce babanın öldürdüğü kadının oğlu çıkmasın. Hadi sen dikkat etmedin baban da mı dikkat etmedi. Zaten işin bu kısmı aşırı saçma. Madem adam başından beri işin içindeydi seyirciye gösterdiğin bazı sahneler yalan çıkar bu durumda. Bari o sahneleri göstermeseydin o zaman en azından o kısımlardaki mantık hataları giderilmiş olurdu. Bir intikam için önce ressam olup sonra bir kadınla yıllarca evli kalınır mı ya? Madem intikam planın vardı o süreci kısa kesseydin? Bir de sırf bunun için ressam olunur mu? Ne işe yaradı ki? Ressam olmak herkesin harcı mı sanki? Buralar da aşırı saçma. Ha sen bir de yıllarca evli kal sırf intikam planı için sonra tek kurşunla öl. Tam bir hayal kırıklığı. Plan da saçma. Önce kadının ilaçlarını değiştiriyorlar. İyi de kadın filmin başında ilaç kullanan biri değildi ki. Eve gelince başladı. İlaca başlayacağını nasıl tahmim ettin? En son plansa kadının kızını öldürüp suçu kadına atmak. İyi de sen kadını hastaneye yatırdın kızı öldürmek için. Kadının hastanede olduğunun kaydı yok mu suçu kadına atacaksın?
Kısaca film mantık hatası doluydu ve tam bir hayal kırıklığıydı.

Cinnet

Aynı problemler Cinnet için geçerli değil. Cinnet de aynı şekilde üç harfli filmi gibi duruyor. Ben her şey bilgisayarda başlayınca sonunda üç harflilerden farklı bir konu edinmiş bir korku filmi dedim. Hatta içimden umarım zihin kontrolü filmidir dedim. Ama film o kadar üç harfliler üzerinden gitti ki üç harfliler filmi olduğuna ikna oldum. Ama sonra hayallerimi gerçekleştirip zihin kontrolü filmine dönüştü. Yapay zeka geçtiği için bilim kurgu da sayılabilir. Tele hipnoz kavramını ilk kez duydum, ilgimi çekti. Her şey tamam da madem sadece çocuk pornocularını öldürüyordun kocanı neden öldürdün be ya?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir