Corona Günleri

Uzun bir süredir yazamadım. Bir sınavım vardı hemen sonrasındaysa doktora tezimi yazdım. Buraya yazacak çok şey biriktirmiştim ki malum hepimizin hayatını büyük ölçüde etkileyen bir durum çıktı.

Corona virüs hastalığı olarak çevirebileceğim tıpta covid19 dediğimiz hastalık bildiğimiz gripten biraz farklı. Sebep olduğu zatüre çok daha ağır ve ölümcül seyrediyor. Çok bulaşıcı bir hastalık. Damlacık yoluyla bulaşıyor. Bulaşıcılık açısından daha önceki pandemilerden vebaya benzetebiliriz.

Dünya bu problemle yanıp kavrulurken bizim zamanında yeterli tedbir aldığımızı düşünmüyorum. Üstüne, sürekli olarak insanları panikletmeyin falan diye dolaştılar. Ben bu yüzden insanların durumu ciddiye almadığını düşünüyorum. Hastane çok kalabalıktı ve bizim hastalarımız yüzde doksan 65 yaş üstü ve kronik hasta. İnsanlara ‘boyun ağrısından ölmezsiniz lütfen gelmeyin erteleyin’ dedim. ‘Bakın burası çok kalabalık aynı kabine birini çıkarıp ötekini almak durumundayım’ dedim. Ama insanlar ‘bana bulaşmaz elimi yıkıyorum’ diye cevap verdiler. Biraz yalvarmayla tedavi hizmetlerini en azından 65 yaş üstüne erteletmeyi başardık. O ortamda bize hastalık bulaşmadı ya da asemptomatik geçirdik bilemiyorum.

Şu an genel ekonomik durumumuz sebebiyle hala daha tam anlamıyla tedbir alamıyoruz. Haftalardır haberlerde Avrupa ve Amerika’nın durumunun ne kadar kötü olduğuna odaklanmaktan bizim ülkemizin de ne kadar kötü olabileceğini hesap edemedik. Evde kalmaktan başka çare yok ama evde kal çağrıları insanlar işe gitmek zorundayken ne kadar anlamlı hala bilemiyorum. Yükselişimiz diğer ülkelerden daha hızlı oldu. Diğer ülkelerde bir kişi ortalama 2-3 kişiye hastalık bulaştırırken İstanbul’da ortalama 16 kişiye bulaştırıldığı görülüyor. Bu işin başında İtalya ve Çin’deki verileri okuyup hastalığın çocuklara bulaşmadığını sandım ancak Çin dahil refah seviyelerimizin çok farklı olduğunu yine hesap edemedim. Burada kreşlerin tatil olmasıyla insanlar çocuklarını işe götürmek zorunda kaldı. Şu an maalesef 5 yaş altı pek çok hasta var. Hastanelere koruyucu ekipman göndermede geç kalındığı için sağlıkçılara bulaş yine diğer ülkelere göre daha hızlı oldu.

Dediğim gibi işe gitmeye devam ederken bu iş nasıl olacak bilmiyorum ama iki haftadır literatüre daldım bir şeyler okudum ve paylaşmaya karar verdim.

El Yıkamak Yetmiyor

Hastalık elden değil ağız, burun ve gözden bulaşıyor. Eğer elinize virüs bulaştıysa ve siz elinizi ağzınıza, burnunuza ve gözünüze götürürseniz hastalık bulaşır. Ancak bence elden bulaşana kadar hasta insandan bulaşması daha büyük bir olasılık. Öksürme ve hapşurmaya maruz kalırsanız hastalığa hemen yakalanabilirsiniz. Bu yüzden öksürme ve hapşurma durumunda herkesin tek kullanımlık bir mendille ağzını burnunu kapatması ya da dirseğin bükülüp içine hapşurulup öksürülmesi önemli. Ancak sadece öksürme ve hapşurma değil derin nefes verme ve konuşma dahi virüsü bulaştırıyor. Bu yüzden 1 metre bazı kaynaklara göre 2 metre sosyal mesafe hastalıktan korunmak için birincil tedbirimiz.

Maske zorunlu olmalı

Dünki açıklamayla maske zorunlu oldu. Ptt ücretsiz maske dağıtımına başladı. Bu gerekli bir tedbirdi. Cerrahi maske sizi virüsten korumayabilir çünkü virüs cerrahi maskedeki porlardan daha küçük. Ancak eğer siz hastaysanız yukarıda bahsettiğim konuşma ve nefes alma esnasında virüsü bulaştırma riskiniz azalır. Ben hasta değilim demeyin. Asemptomatik olabilirsiniz. Bazı insanların hasta olmasına rağmen kabul etmediklerini de gördüm. O yüzden herkes maske taksın ki herkes korunsun. N95 maske -kaynaklarda respirator olarak geçiyor- virüsü %95 oranında engelliyor. Ancak bu maskelerin hepsinin tek kullanımlık olduğunu söylemek lazım. Yani bir maske 3-4 saat sonra etkisini yitirir. Yıkarsanız porları bozulur koruyuculuğu kalmaz. Bir n95 maskenin 50tlden başladığı düşünülürse çok almanız gerekir ve bu da çok tutar. Ayrıca n95 maskenin de yüzde yüz korumadığını belirtmem lazım. N95 diğer adıyla ffp2 maskenin bir üst versiyonu ffp3 maskenin koruyuculuğu yüzde 99’a çıkıyor ancak bunu bulamadım. Hastanelerde de yok. Zaten piyasada da çok kandırmaca var gibi geliyor ayrıca sahte mala da denk gelmek olası.

El Yıkamak Önemli

Virüsün zarfı yağ kaplı. O yüzden sanki yağlı yemek yemiş gibi eli sabunlu suyla ovarak yıkamak ele bulaşan virüsten kurtulmak için önemli. Ancak eli gelişi güzel yıkamamak lazım. Parmak aralarına, elin dış yüzeyine komple sabunu sıvamak lazım. Parmak uçlarını güzelce ovmak, tırnak aralarına kadar girmek lazım. Çalışmalar el yıkarken baş parmağın atlandığını göstermiş. Baş parmağı da güzelce ovmak önemli. El bileğini de unutmamak lazım. Önerilen, el yıkamanın en az 20 saniye sürmesi. En iyi el yıkama su ve sabunla olan ancak su ve sabuna ulaşım yoksa en az yüzde 60-70 alkol içeren bir el dezenfektanı kullanılabilir. Sabunla yıkamakta olduğu gibi elin tamamı ovalanmalı. Su ve sabuna ulaşıldığı anda yine sabun ve suyla el temizlenmeli. Ayrıca dışarıda giydiğimiz kıyafetler ve dışarıdan getirdiğiniz her şey temizlenmeli.

Gereksizse Hastaneye Gitmeyin

Şaşırdığım nokta daha ilk günden cumhurbaşkanı ‘hayati olmayan durumlarda hastaneye gitmeyin hastaneler virüsün yayılma noktası olur’ dedi. Aklı olan durumu görür zaten olmayansa en azından cumhurbaşkanını dinler demiştim. Hani kendi bir şeyi araştırıp okumayan televizyonda ne görürse ona inanır diyordum ama anladım ki cumhurbaşkanını çok seven insanlar onun dediğini dinlemiyor bile. Yani nasıl yapacağız bilmiyorum ama hastaneye bana gelenlerin tedaviye bile ihtiyacı yoktu öyle diyeyim. Ayrıca ben giderim acile doktoru ayağıma arabaya çağırırım diye de düşünmeyin. İşte yıllardır sağlıkçılar ezildiği için herhalde böyle şeyler çıkıyor diye düşünüyorum. Neyse sonuçta arabanıza çağırdığınız doktordan ya da kıyafetinden de hastalık geçebilir. Tabii gerçekten doktora ihtiyacınız olabileceği durumu da var. O yüzden şu dönem kendinize çok iyi bakın. Ben c vitaminine inanıyorum. Mehmet Öz, c vitamini, çinko ve karamürver takviyesi öneriyor. Ben de günlük bu takviyeleri alıyorum.

Hasta olursanız

Hastalığın belirtileri ateş, öksürük ve nefes darlığı olarak kabul ediliyor. Bazı hocalarımız Bt’nin testten daha hassas olduğunu söylüyor. O yüzden size testten önce Bt çekilebilir. Nefes darlığınız ve daha önemli bir semptomunuz yoksa size yatış verilmeyebilir. Bu durumda evde karantina uygulaması çok önemli. Testler yanlış çıkabiliyor o yüzden sağlık bakanının da dediği gibi testi herkese yapmanın da anlamı yok. Şu an hastalığın bir ilacı da olmadığı göz önünde bulundurularak en iyisi hastalığa hiç yakalanmamak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir