Atatürk Hakkındaki Yalanlar
Bu bölümde hiç anlamadığım Atatürk düşmanlığı kapsamındaki Atatürk’le ilgili atmasyonları ele alacağım.
Maalesef 2000’lerden itibaren bir Atatürk’ü kötüleme ve hakkında yalanlar uydurma modası peydah oldu. Bunun nedenini anlamaya çalışıyorum ama olmuyor. Kimse medeni özgür bir ülkede yaşıyor olmaya karşı çıkmaz bence. Eğer kişi Türk değilse “burası Türkiye” ve “Ne mutlu Türküm diyene” söylemlerinden rahatsız oluyor, kendi ırkının ülkesini kurmak istiyor ya da sempatizanı olduğu ülkenin mandası altında yaşamak istiyorsa bir yere kadar; onun dışında bazı erkekler üç ya da dört kadınla evlenemiyor uçkur sevdalılığı yüzünden düşmanlık ediliyor diye düşünüyorum. Atatürk’e düşman kadın modeli ayrıca ele alınmalı. Ama sebep zamanında baş örtülü azınlığa kötü davranılması ve dışlanılması olabilir. Herhangi bir grubun giymek istediği elbisesi üzerinden ayrımcılık yapmayı yanlış buluyorum. Gerçi 2000’lerden itibaren para ve iş kaygısıyla başörtülüler azınlık olmaktan çıktı ama azınlık da olsa laiklik ve eşitlik herkesin eşit haklara sahip olmasını güvence altına alır. Zamanında din bahane edilerek Osmanlının yıkılma noktasına gelmesi ve geçmişten ders alınması zaruri olduğu için fazla fobik davranılmış bence. Fazla özgürlüğe alışınca da geçmişi unutmuşuz ve bu sefer de ayrım yapılan insanlar bugünün sahnesinde en güzel oynayan mağdurlar olmuş. Asıl sorun; dinin tamamen yanlış anlaşılması, kitabın okunmaya üşenilmesi, alışılagelen ritüellerin uygulanmasının akılcılığa tercih edilmesi gibi aslında dine tam ters düşen hareketlerimizden kaynaklanıyor. Dini alt başlıklara bölerek aslında fazlaca değiştiriyoruz. Böyle olunca aslında inancımız diye savunduğumuz şey hak dinden çıkıyor ama müslümanız sözü altına sığınmak güven veriyor. Kolayı yapıyoruz, önümüze hazır konulan kalıplara girip cennet hedefine ilerliyoruz. Fazla insancıl değil mi? Halbuki ilahi olanın insan uydurması kadar basit olmaması lazım. Zaten bugün yaptığımız her şey doğru olsa mükemmel bir yerde yaşıyor olmaz mıydık? Sizce şu an dünyadaki hangi sistem tamamen doğru? Dünyanın en geri ülkeleri olan müslüman ülkeleri mi doğru yapıyor? Bence hala hakkı aramamız gerekiyor. Ama açıkçası çoğunluğun gerçekten hak peşinde olduğunu düşünmüyorum. Her devrin farklı bir özelliği var. Bu devirde de dinimiz kapital.
Bir diğer bahsetmek istediğim nokta, kitle iletişim araçlarının ve ülkeyi yöneten cemaatin başka bir ülke tarafından yönetilmesi. Bir ülkeyi yıkmak için insanları kendi ülkesine, kültürüne, tarihine ve diline yabancılaştırılması yeter ama devrim değil evrim yapmak için zamana ihtiyaç oluyor. Umarım bu ülkeler başarılı olmaz. Bence Atatürk düşmanlığı da ülkemizi yıkmak için dış ülke kaynaklı bir şey.
Konuyu daha fazla dağıtmadan Atatürk hakkında söylenilen yalanları sıralayayım:
Atatürk sarığı yasakladı: Atatürk fesi yasakladı. Sarığı yasaklayan Osmanlı padişahı ii. Mahmut’tur.
Atatürk şapka giymeyeni öldürdü: Bu yalanı şöyle açıklamak istiyorum.
O zaman bu fotoğraftakilerin hepsinin öldürülmesi gerekmez miydi?
Atatürk insanlara içkiyi tanıttı: İçkiyi Atatürk tanıtmadı. İçki Atatürk’ten önce de vardı. Osmanlı döneminde meyhaneler de vardı. Rakı, şarap yapımı bizim kültürümüzde var olan şeylerden. Hatta bazı Osmanlı padişahları içki içerdi.
Atatürk Osmanlı’yı yıktı: Osmanlı birinci dünya savaşından önce dağılma devrine girdi. Osmanlı içindeki pek çok azınlık ayrılarak kendi ülkesini çoktan kurmuştu. Birinci dünya savaşı sonrası kalan topraklarımız diğer ülkeler tarafından paylaşılıp işgal edildi.
Atatürk 31 mart ayaklanmasını çıkardı: Atatürk 31 Mart ayaklanmasını bastıran Osmanlı subaylarından biriydi.
Atatürk imamları astırdı: İşgal sonrası Atatürk ülkede direnişi başlattığı sıralar işler vatandaşlarımız için çok zordu. Her yerde İngiliz ajanı ve ingiliz mandacısı pek çok kişi dolaşıyordu. O zaman da şimdi olduğu gibi yabancılar dini kullanıyordu. Çünkü biz zamanında sözde din adamları tarafından medeniyetten uzakta tutulurken adamlar bilimsel olarak gelişti ve sosyal bilimler konusunda da toplumları nasıl yönlendirilebileceğini biliyordu. Ben dinimi yaşayayım varsın ülkem işgal edilsin diyorsanız da adamlar el altından kendi dinlerini de empoze ediyor. Dinimizin içinde hristiyanlıktan geçme şeyler var mesela zamanında dine bir şekilde sokulmuş. Hala da devam ediliyor. En yaygın baş örtüsünün rahibe tipi olması gibi. Neyse Atatürk tüm imamları değil İngiliz casuslarını öldürmüştür. Bazı imamlardan destek bile almıştır.
Atatürk ingilizlerin etkisiyle halifeliği kaldırdı: Tam tersi İngilizler halifeliği kullanarak yeni kurulan ülkeyi karıştırmaya kalktı. Ülke yeni kurulduğu için bazı şeyler kırılgandı. Bu yüzden halifelik kaldırıldı. Zaten halifeler ne kadar kutsal ve halifeliğe uygun? Babadan oğula geçerek bu sistem ne kadar sağlıklı devam edebilir? Yukarıda bahsettiğim üzere bazı Osmanlı padişahlarının içki içtiği de düşünülürse halifeliği kutsal sayan kitle açısından bu ne kadar kabul edilebilir? Tarihe bakarak dört halife döneminde halifelerin seçimle iş başına geldiği düşünülerek saltanat sistemi ne kadar daha savunulabilir? Hatta bu durumda ülkeyi yöneten kişi açısından da cumhuriyeti savunmak bu kitle için daha mantıklı değil midir? Vs, vs…
Osmanlı padişahları ülkeyi kurtarırken Atatürk göt gezdiriyordu: Hayır. Atatürk şehirleri gezerek Anadolu’da büyük bir direniş başlattı. Yaptığı herkesin yapamayacağı çok büyük bir şeydi. Atatürk gündüzünü gecesine katıp, hayatını da tehlikeye atıp çalışırken Osmanlı padişahı Vahdettin gemiye atlayıp ülkeden kaçtı.
Kimse özgürlük istemiyordu özgürlüğü ve modernliği Atatürk insanlara zorla dayattı: Özgürlük istememe fikri çok saçma bence. Neyse ben yine tarihten bahsedeyim. Laiklik düşmanlarının çok sevdiği ii. Abdülhamit döneminde iki defa meşrutiyet ilan edildi. Bu cumhuriyetin bir alt seviyesi gibi bir şey. Gerçi ii. Abdülhamit ittihat ve teraki cemiyeti zoruyla meşrutiyeti ilan etse de ülkeye pek çok yenilik getirmiştir. Aslında Osmanlı’da yenilik hareketleri çok daha önce iii. ahmed, iii. selim dönemlerinde başlamıştır. Yaptığı yenilikler sebebiyle yine din alet edilerek tahttan indirilip yenileri çıkartılmış ve bu döngü devam etmiştir. Başarı gecikmiş ama sonuç olarak ülkede yenilikler gerçekleşmiş ve cumhuriyet ortamı aslında hazırlanmıştı. Saray ahalisi padişah bile çok daha modern yaşamaya başlamıştır. Modernlik bize çok uzak değildi yani.
Atatürk’ün verdiği kadın haklarını istemeyen kadın model: Yabancı yayınlarda “Türkiye hakkında tahmin edemediğiniz gerçekler” başlıklı tüm içeriklerde kadın haklarının Türkiye’ye pek çok ülkeden önce geldiği söyleniyor. Bence bu çok gurur verici bir şey. Kadın hakları verilmeden önce kadının söz hakkı yoksa bu hakların verildiği kadın da bu haklara ve hakları verene sövmesi çok ironik bence. Düşünsenize hem söz hakkı olmaması gerektiğini düşünüyor hem de fikrini söylüyor. İkisi ters şeyler. İşte bu tam bir kafa karışıklığıdır. Bir de kocasını üç kadınla daha paylaşmayı kabul etme fikri nasıl bir fantazidir, neyse…
Atatürk din düşmanıydı: Atatürk’ün dua ederken fotoğrafları var. Ayrıca namaz kıldığı biliniyor.
Atatürk Kuran’ı yasaklattı: Atatürk Kuran’ı yasaklamadı. Atatürk biz anlayabilelim ne idüğü belirsiz din adamlarının sözüne kalmayalım diye Kuran’ı Türkçe’ye çevirtti. Kuran arapça inmiştir çevrilemez diyenler o zaman Kuran sadece araplara inmiş bizimle alakası yok niye demezler? Sonuçta İncil de reformla çevrilmeye başlamış akabinde büyük bir aydınlanma yaşanmıştır.
Atatürk ezanı yasakladı: Yine aynı şekilde yasaklatılmamış Türkçe’ye çevrilmiştir. Sonra dp döneminde tekrar arapçaya çevrilmiştir. Sonuçta namaza davet eden bir çağrı. Ben şimdi arapçasını anlamıyorum bu beni ne kadar namaza davet ediyor tartışılır.
Atatürk torunlarına içki içirdi: Bir kere Atatürk’ün çocuğu yok ki torunu olsun. Ayrıca içki dedikleri malt içecek galiba. İçindeki vitaminler düşünülerek dağıtılmış olabilir. Zararlı olsa emziren kadınlara verilmezdi.
Atatürk yüzünden halk bir gecede cahil kaldı: O dönem halkta okuma yazma oranı çok düşüktü. Arapça zor bir alfabe ve dil. Tam tersi latin alfabesi gelince okuma yazma oranı arttı. Ayrıca arapça alfabe türk alfabesi değil ki neyi savunuyorlar?
Peki Atatürk’ü sevmek zorunlu mu?
Evet Türksen göğsünü gere gere özgür bir şekilde Türküm diyebiliyorsan zorunlusun. Çünkü o, bu ülkede başka bir ülkenin boyunduruğu altında olmaksızın özgürce yaşamamıza en çok vesile olan kişi. Yok Türk değilsen ama Tc vatandaşıysan da sevmek zorundasın çünkü bu ülkeden emeğini kazanıyorsun, bu ülke olanaklarını kullanıyorsun. Eğer memnun değilsen istediğin başka bir ülke vatandaşlığına gir. Yok başka ülkedensen belki sevmek zorunda değilsin. Belki bizim ülkemizi işgal edememiş olmak başkalarına batıyor olabilir ama medeni bir ülke kuracak kadar büyük bir başarıya herkesin saygı göstermesi gerek.