Reenkarnasyon Gerçek mi?

Daha çok hindu dinlerinde olduğunu düşündüğüm reenkarnasyon kavramını Türkçeye ruh göçü olarak çevirmişler. Bana göre yeniden bedenlenme olsaydı daha denk olacakmış. Ancak şöyle bir baktığımda bu kavramın sadece hinduizmde olmadığını fark ettim. Hatta antropozofi ve teosofide de geçiyor. İslamda tenasuh denilen bu kavram tartışmalı. Kimi Kuran’da olduğunu düşünürken kimi de olmadığını düşünüyor. Gerçekten reenkarnasyona benzer bir kavramı anlatan ayetler yok değil. Ama konumuz bu olmadığı için daha ayrıntıya girmeyeceğim.

Daha önce iyi insan ve kötü insan üzerine teoriler üretip bu yazımda paylaşmıştım. Daha önce gerçekten reenkarnasyonun varlığını hissettiğim için inanıyordum. Kendimi gerçekten geçmişte yaşamış birileriyle ilişkilendirebiliyordum. Ancak bu teoriyi geliştirdikten sonra bu hissettiğimin empatiyle alakalı olabileceğini düşünmeye başladım.

Bahsettiğim yazımda empatinin gelişebileceğinden, empati geliştirmek için kişiye yakın ya da görülebilir mesafede bile olmak gerekmediğinden bahsetmiştim. Hatta hiç tanımadığımız insanlara da empati geliştirip daha da ötesi topluma, millete empati duyabiliriz.

Peki madem empati gelişebilen bir şey belki de empati zamanlar arası da hissedilebiliyordur. Belki geçmişte yaşayan insanlara karşı empati geliştirip kendimi onlarla özdeşleştiriyorumdur. Ayrıca gelecekteki nesillere karşı da empati besleyebiliyoruz. Hatta bence bunu pek çok insan yapıyor. Pek çok kişi geleceğe güzel bir dünya bırakmak istiyor. Çünkü biz yaşamayacak da olsak diğerleri yaşayacak o dünyada.

Hatta tarihi okuyup, çalışarak tarihi eserleri okuyup izleyerek empati kurmamız kolaylaşıyor. Onları ve yaşadıkları ortamları gözümüzde daha rahat canlandırabiliyoruz. Hiçbir eser olmasa dahi geçmişe dair bir empati geliştirebiliriz çünkü şu ana kadar bildiğimiz, alıştığımız, yaptığımız ne varsa kaynağı geçmişe, geçmişte yaşayan birilerine dayanıyor.

Bu teorime göre başka acayip bir şeye denk gelene kadar reenkarnasyonun gerçek olmadığına karar kıldım.