BAE’den Gözlemlerim

Çok okuyan mı bilir çok gezen mi bilir tartışmasında iki tarafa da eşit uzaklıktayım. Tabii kur farkıyla artık gezmek biraz hayal oluyor. Elbette turist olarak bir yerlere gitmek de büyük bir deneyim ancak bir yerde bir süre yaşamak o yerle ilgili çok daha ciddi bir deneyim kazandırıyor.

Avrupa’yla kıyaslanırsa Arap kültürüne daha yakınız

Bir süre Hollanda’da yaşadım. Orada yaşarken mümkün olduğu kadar yabancılarla kaynaşmaya çalıştım. Birleşik Arap Emirlikleri’nde çalışan yabancı asıllılar olarak daha uluslararası bir ortamdayım. Ancak şansıma hastalarımın çoğunluğu yerli. Mutlaka farklılıklar var ancak Hollanda’yla kıyaslarsam kültür olarak Arap kültürüne çok daha yakınız. Araplarda da iyi dilekler dileme, selam gönderme, misafirperverlik gibi kültürler var.

Dilimiz Arapçaya çok yakın

Her ne kadar dilimiz köken olarak Arapçadan çok farklı olsa da yıllar süren etkileşimden olsa gerek çok fazla ortak kelime var. Neredeyse konuştuğumuz dilin yarısı Arapça diyebilirim. Aslında bu bende hayal kırıklığı yarattı diyebilirim. Ya bir milletin kendi dilinde selamı da mı olmaz. Selamın aleykum Arapça anladık da merhaba da Arapçaymış. Günlük hayatta kullandığınız kelimeleri gruplayın. Bu grupların bir çoğu komple Arapça. Devletle ilgili, hukukla ilgili, ofis gereçleri, mutfak gereçleri gibi şeylerin tamamı Arapça. Tamam, şey, isim, kelime, cümle gibi çok temel bazı şeyler Arapça. Et ile at ile biten her şey Arapça. Türkiye’nin ismi bile Arapça. Eski lisandan diye söylenen tüm kelimeler Arapça. Bazı Avrupalılar zaten bizi Arapça konuşuyor sanıyor çok da haksız değillermiş. Türkçe olmayan kelimeler ek almaz diyoruz da biz o Arapça kökenli kelimeleri de baya türetmişiz. Kısaca konuştuğumuz dil ağırlıklı Arapça.

Arap yarımadasında kadın olmak

Kendi aralarında nasıllar bilmiyorum ama yabancı olunca nasıl giyindiğine kimse karışmıyor. Dinde zorlama yoktur diyorlar. Kadınları eve kapatalım, iş hayatına katılmasınlar diyenlere Yallah Arabistana diyoruz ama burada öyle bir dünya yok. Kadınların büyük çoğunluğu iş hayatına katılıyor. Çoğunluğu üniversite hatta master mezunu. Kadınlar evlendiklerinde eşlerinin soyismini almıyor. Babalarının soyismini sürdürüyor. Erkek üç kadın alabiliyor ama resmi olarak ilk eşin rızası gerektiğinden olsa gerek ben hiç birden fazla kadınla evlenmiş birine rastlamadım. Başını örtmeyen yerli kadınlar olduğu gibi çoğunluğu abaya denilen bir kıyafet giyiyorlar. Bu örtü saçı tam olarak örten bir örtü değil. Yani çoğu sıkı sıkı saçı saklayan şeyler giymiyor. Bu abaya isimli siyah kıyafet onların geleneksel kıyafeti. Erkeklerin de bir geleneksel kıyafetleri var. Kandura denilen beyaz bir kıyafet. Erkekler de kafalarına bir örtü örtüyor. Bazen geleneksel kıyafetlerini giyiyorlar bazense normal kıyafetler giyiyorlar. Aslında alıştıktan sonra geleneksel kıyafetlerini korumaları hoşuma gitti. Hatta biz neden geleneksel giyimimizi korumuyoruz ki dedim. Ayrıca bu kıyafetlerin geneli tek tip kıyafet. Bu kıyafetleri giyerek aynı zamanda mütevazı görünüyorlar. Teknolojik olarak ilerleme halindeler. Her konuda dünya sıralamasına girmek için uğraşıyorlar. Bu sene marsa başarılı bir şekilde uydu göndermeyi başardılar.

Türkleri seviyorlar

Gitmeden önce Türk mallarını boykot ediyorlara kadar pek çok şey duymuştum. Her yerde Türk malının olmasının yanı sıra Türk mallarını tercih ediyorlar. Turizm açısından en çok tercih ettikleri ülkelerden biri Türkiye. Genel olarak Türkleri çok seviyorlar.

Bazı yemekler ortak

Künefe, içli köfte, kebap gibi bazı yemeklerimiz aslında tam olarak Türk değil orta doğu yani ortak mutfağımızmış. Yemek isimleri, sebze isimlerinin çoğu da arapça. Ayrıca Türk mutfağını da çok beğeniyorlar. Etten anlayan toplumlar arasında Türk ve Azerileri de sayıyorlar. Bunun yanında Türklerden de etkilenim var. Mesela şiş tavuk adında bir Lübnan yemeği var. Tavuğun arapçası tavuk değilmiş. Yani direkt Türkçeden almışlar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir