Bebekli Anne Blogu

EğitimYAZILAR

Dayak yiyen çocuk arsız olur

Bugün bir disiplin yöntemi olan dayaktan bahsedeceğim. Elbette pek çok ebeveynin kırmızı çizgisi. Şimdi dayak diyince kimse hoş karşılamıyor ama kendi içinde, çevresine çok çaktırmadan dayağı benimseyen ebeveynlerin de az olduğuna inanmıyorum. Maalesef dayağın etkili bir yöntem olduğuna hala inanan ebeveynler var.


Bu yazımda da bahsetmiştim. Dayak etkili çünkü çocuğun hızlı bir şekilde dikkatini dağıtıyor. İstenmeyen davranışı engellemede etkili yöntemlerden biri de çocuğun dikkatini başka yere çekmek demiştik. Belli bir yaşa kadar bu etkili olabiliyor. Onun dışında cezada ortayı bulması kolay değil. Mesela mahrum bırakma cezası. Çocuk yaptığı davranışın istenmediğini anlayana kadar cezayı görmediği için o davranışın istenmediğini anlamıyor. Öyle olunca davranışı tekrarlıyor. En etkili yöntemin mola paspası olduğu sonucuna varmıştık. Ancak bir paspasta kısıtlama yerine çocuğa ait bir odada ya da köşede telefon, tablet, oyuncak gibi eğlenceli bir aktivite olmadan oturup düşünmesini daha insancıl bulmuştuk. Bunun bir avantajı dışarıdayken uygulama zorluğu. Böylece çocuk dışarıda ceza yok diye iyice şımarabiliyor. Ancak dayakta da artık çevre kabul etmediği için aynı şey geçerli. En azından mola paspasında çocuk ortamdan uzaklaştırılıp ebeveyn gözetiminde bekletilebilir.

Dayak en kötüsü mü?


Dayak neden sevilmiyor. En basitinden çocuğun psikolojisinin bozulduğuna inanılıyor. Ancak bu konunun diğer bazı şiddet türleriyle karşılaştırıldığında abartıldığını düşünüyorum. Burada ebeveyn dayağından bahsettiğimin altını çizmek istiyorum. Yani ufaktan şaplatmak gibi. Kimsenin kendi çocuğuna ciddi ciddi vurup yaraladığını düşünmüyorum. Öyle vakalar varsa da bu yazının konusu değil sanırım o vakalar için daha uzman kişilerin yazısı okunmalı. Sonuçta çoğu bir ufak şaplatınca çocuğun psikolojisinin çok bozulacağına inanıyor. Halbuki bağırmak ya da kötü sözler sarf etmek de en az dayak kadar etkili olabilir. Hatta bazen yeri gelir çocuğun psikolojisini dayaktan daha beter bozabilir.


Benim dayağa karşı olmamın en önemli sebebi evrim. Eğer hayvandan daha farklılaşarak insanlığa doğru evriliyorsak artık dayağı unutmamız gerekiyor. Dayak daha çok hayvanların yavrularına uyguladığı bir disiplin çeşidi.

Dayağın dezavantajı


Şimdi dayağın iki önemli dezavantajından bahsetmek istiyorum. Dayak mola paspası ya da mahrum bırakma gibi daha iletişim bazlı cezalardan ayrıştığı için dayağa alışan çocukta diğer cezalar işe yaramayabiliyor. Özellikle ebeveynler arasında böyle bir disiplin farkı varsa çocukta disiplin dengesizliği olabiliyor. Ayrıca artık eskisi gibi okullarda dayak uygulanmadığının altını çizmek gerek. Bu durumda evde dayağa alışan çocuk okulda sorun yaratabiliyor. Gerçi duyduğum kadarıyla artık okullarda kimi öğretmenlerin hiçbir disiplin yöntemi bulunmuyor. Çocuk kendiliğinden dursun kendiliğinden çiçeğe dönüşsün istiyor. Bu konuda Montessori’nin yaklaşımından bu yazımda bahsetmiştim. Bu durumda iletişim de işe yaramayacaktır. Biraz şansla alakalı.


İkincisi çocuk belli yaştan sonra dayağa sinirlenip sizden intikam almak için istenmeyen davranışın daha beterini yapmaya kalkabilir. Bu yüzden her zaman iletişimi baz alarak çocuğu disipline etmemiz, sınır belirtmemiz gerekiyor.


Kısaca disipline edeceğim derken hem artık toplum tarafından kabul edilmeyen bir şeyi çocuğunuza uygulayıp pişmanlık yaşayacaksınız hem de çocuk daha beter şımarık olacak. Bu yüzden iletişim bazlı disiplin yöntemlerinden şaşmamak gerek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir